Kutalmış
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Kutalmış tam adıyla Ümeyr bin Şuyyim bin Amr Arslan Yabgu bin Kutalmış' (ö. 1077) Selçuklu sultanı Tuğrul Bey'in amcaoğludur. Kendisi sonradan Tuğrul Bey'e isyan etmiştir. Oğlu Kutalmışoğlu Süleyman Şah Anadolu Selçuklu Devleti'ni kurmuştur.
“Mutluluk almış”, bunun yanında “mübarek, uğurlu” manasında bir isim olan Kutalmış, kaynaklardaki yazılışlarına göre “Kutulmuş, Kutlamış” gibi şekillerde de okunabilmektedir.
Konu başlıkları |
[değiştir] İsyanına Kadarki Siyasi Yaşamı
Gazneliler’in dönem hükümdarı Gazneli Mahmud’un yakalattığı Kutalmış, babası Arslan Yabgu ve kendi arkadaşlarıyla birlikte Hindistan’daki Kalincar Kalesi’ne hapsedilir. Kutalmış, bir yolunu bulup Kalincar Kalesi’nden kaçarak Buhara’ya döner ve babasını kurtarmak için emrindeki Oğuzlarla harekete geçer. Yedi yıl sürecek olan bu çabaların başarısız olup Arslan Yabgu’nun zindandaki ölümü üzerine Kutalmış, amcazadeleri Tuğrul Bey ve Çağrı Bey’lerle işbirliği yapma yoluna gider.
1040 yılında Gazneliler’e karşı Dandanakan Savaşı’na katılmanın ardından kazanılan zafer akabininde alınan kurultay kararları sonucunda Curcan ve Damgan şehirlerinin fethiyle görevlendirilir. Tuğrul Bey’in bu dönemde Irak’ı himaye altına almasının ardından Kutalmış, Azerbaycan ve İrminiye bölgelerinin fethine memur edilir. Kendisine verilen görevlerin başarıyla yerine getirilmesinin yanında hicri 437 yılında (1045-46) Bizanslılar’ın Arran’daki Debil şehrine yaptıkları saldırıyı geri püskürtür. Ertesi yıl da Şeddadoğulları’na ait Gence şehrini kuşatmasına rağmen alamaz.
1048 yılında, Tuğrul Bey, bundan evvelki yılda pusuya düşürülerek öldürülen amcası Musa Yabgu’nun oğlu Hasan Bey’in öcünün alınması adına, Kutalmış’ı ve bir diğer amcası olan Yusuf Yinal’in oğlu olan İbrahim Yınal’ı tayin eder. Bizans ile Türkler arasındaki ilk ciddi savaş bu sayede gerçekleşmiş olur. Selçuklu kuvvetleriyle Kailkala’yı (Erzurum)’u alıp yağmaladıktan sonra, Pasinler Ovası’nda Bizans kuvvetleriyle çatışmaya girilip; galip ayrılınır. Bunun yanında Pasinler Savaşı’nda esir alınan Gürcü Kralı Liparit’in serbest bırakılması, Konstantinapol’de yıkık bir caminin onarılması ve burada Tuğrul Bey adına hutbe okutulması şartına bağlanır. Hicri 445 yılında da Kutalmış, kuvvetleriyle Kars’a hücum edip; Kars’ta bulunan herkesi öldürtür.
Hicri 447 (1055) yılı geldiğinde Tuğrul Bey’in halife tarafından Bağdat’a davetine icap etmek üzere giderken yanında Kutalmış da bulunur. Bu esnada, Bağdat’ın kontrolüne hakim olan Büveyhiler’in Türk asıllı kumandanı ve şehrin askeri valisi Arslan el-Besasiri, emrindeki Türk kuvvetiyle şehri terk ederek Selçuklu hakimiyetindeki Musul kentine doğru harekete geçer. Bunun üzerine Tuğrul Bey, Musul Emiri Kureyş’in kuvvetlerini desteklemek üzere Kutalmış’ı bölgeye gönderir. Kutalmış, Kureyş ile buluşup Arslan el-Besasiri’nin üzerine yürüse de; Sincar civarında 1057 yılında yapılan savaşta kuvvetleriyle yenilir. Akabinde Sincarlılar’ı ölü Türk askerlerine uyguladıkları vahşetlerden ötürü cezalandırmak isteyen Tuğrul Bey Musul’a gelir. Sincar’ın ve Musul’un idaresini temin ettikten sonra yönetimi İbrahim Yınal’a vererek Kutalmış’ı yanına alır ve Bağdat’a geri döner. Halife tarafından 1058 yılında Tuğrul Bey’in “Doğu’nun ve Batı’nın Hükümdarı” ilan edildiği törende Kutalmış da hazır bulunur.
[değiştir] İsyanı
1061 yılı geldiğinde ise kaynakların belirtmediği bir sebep yüzünden Kutalmış Tuğrul Bey’e isyan ederek Damgan yakınlarındaki Girdkuh Kalesi’ne kapanır. İsyanın sebebi olarak Tuğrul Bey’in evlenmiş olduğu Çağrı Bey’in dul kalan eşinden olan oğlu Süleyman’ı veliaht ilan etmesi gösterilebilir. Bunun nedeni olarak, Kutalmış, babasının diğer kardeşlerinden yaşça daha büyük olduğunu ve Gazneliler’in eline düşmeden evvel Oğuzlar’ın başında babası bulunduğu için tahtın kendi hakkı olduğunu söylüyordu. Tuğrul Bey, Kutalmış’ın üzerine asker gönderdiyse de mağlup olur. Bunun üzerine Girdkuh Kalesi’ni bizzat kuşatır; fakat bunun da başarısız olması karşısında Vezir Amidülmülk el-Kündüri’yi görevlendirir. Bir süre sonra barış görüşmeleri başlar ve Kutalmış çeşitli şartlar öne sürer:
- Sultan kendisine bir kötülük yapmayacağına dair talak üzerine yemin edecek
- Ayaklanmasından ötürü kendisinden tazminat istenmeyecek
- Süleyman’ın kız kardeşiyle evlenme isteğine karşı çıkılmayacak
- Yönetimine çok gelirli bir vilayet verilecekti.
Bu şartlardan üçünün kabul edilmesine rağmen, talak üzerine yeminin Sultan’a kimse tarafından söylenmeye cesaret edilemeyeceği belirtilir. Kutalmış’ın bu madde üzerinde ısrarcı tutumu müzakerelerin kesilmesine neden olur. Akabinde Tuğrul Bey, Amidülmülk kuşatmayı sürdürürken Rey kentinde 1063’te vefat eder.
Tuğrul Bey’in ölümü sonucunda Vezir Amidülmülk el-Kündüri başkente geri döner. Bu esnada Kutalmış kaleden ayrılarak Hemedan-Rey kentleri arasında yaşayan Türkmenlerin yanına giderek onların büyük bir kısmını hizmetine alır. Aynı zamanda Kutalmış’ın kardeşi Resul Tegin de ona katılır ve kendisini Rey üzerine yürümeye teşvik eder. Nihayetinde Kutalmış 50.000 kişilik bir orduyla Rey üzerine harekete başlar. Vezir Amidülmülk, bu zaman sırasında Alparslan’ın da saltanı ele geçirmek için Rey’e doğru hareket etmekte olduğunu duyunca; şehirde Süleyman yerine Alparslan adına hutbe okutmaya karar verir.
Vezir Amidülmülk’ün Kutalmış üzerine gönderdiği bir ordu, bu esnada başarısızca savaşı kaybeder. 1063 yılının Kasım ayında Rey’i kuşatmaya alan Kutalmış, Alparslan’ın öncü kumandanı Hacip Erdem’in Damgan’a ulaştığını öğrenince şehrin önünde ayrılır ve Damgan’a doğru harekete geçmeye başlar. Kutalmış, bu yolculuk sırasında Dihinemek denilen bir mevkide kuvvetlerini dağıtır ve falcıların savaş gününü uğursuz bulmaları nedeniyle birkaç on kilometre uzaklığa kadar gelmiş olan Alparslan’ın yolunu kesmek için akarsuların yönünü Alparslan’ın yolu üstündeki çorak bir tuz vadisine çevirir. Amacı burayı bir bataklık haline getirip Alparslan’ın kuvvetlerinin üzerine gelmesini engellemek olmuşsa da, Kutalmış umduğunu bulamaz. Bataklığı geçen Alparslan’ın ordusu Kutalmış’ın ordusuyla karşılaşır. Kutalmış’ın ordusunun yenilgi almasının yanında, Kutalmış’ın kardeşi Resul Tegin ve oğlu Süleyman Şah, kumandanlarıyla beraber esir alınır. Kurtulan Kutalmış, savaş alanında dağılan ordusundan geriye kalanları Girdkuh Kalesi mevzilerine çekmeye çalışırken bir rivayete göre kayalık bir bölgede atından düşerek öldü. Sığınmış olduğu bir ağılda da bulunduğu söylenir.
Bütün bu olanların ardından Alparslan Kutalmış’ın ölümüne çok üzülerek ağlar ve onun için matem tutar. Kutalmış’ın naaşı Rey kentine getirilerek 1063 yılının Aralık ayında Tuğrul Bey’in türbesine gömülür.
[değiştir] Dünya Görüşü
Kutalmış’ın hocası olan kişi Selçuklu ailesinin muallimi olarak nitelendirilen Türkmen Danişmend Ali Taylu’dur. Aslen Buharalı olan bu Türkmen aynı zamanda Kutalmış Bey’in kayınpederidir.
Süryani tarihçi Ebu'l'Ferec, Danişmend Ali Taylu’nun oğlu ve Danişmentliler'nin kurucusu Melik Ahmed Gazi'den Anadolu Selçuklu Devleti kurucusu Süleyman Şah'ın dayısı diye söz ederken bu gerçeği dile getirmiş gözükmektedir.
Yukarıdaki isme ek olarak, Kutalmış Bey ile Vezir Kündürî arasındaki ilişkinin beraberce düşünülmesi Kutalmış Bey’in yaşam görüşü ve dini inançları hakkında yorum getirilmesine imkân tanır. Kutalmış Bey, Kündürî gibi Mutezile mezhebindendir. Eş'ari mezhebinden olan İbnü’l- Esir’in Kutalmış Bey hakkında vermiş olduğu bilgileri bu durumu teyit etmektedir:
Şaşılacak şeydir ki Kutalmış, Türk olmasına rağmen astronomi ilmini çok iyi biliyordu. Bundan başka felsefe geleneği ile ilgili bilimleri de biliyordu. Kendisinden sonra oğulları ve ahfadı da felsefe geleneğinden gelen ilimleri öğrenmeye devam ettiler. Ve bu alanda isim yapmış olan bilim adamlarını himayelerine aldılar. Bu durum onların dini inançlarında pürüz meydana getirdi.
[değiştir] Kaynaklar
- Türkiye Selçukluları Döneminde Bilimsel Ortam ve Ahiliğin Doğuşuna Etkisi Prof. Dr. Mikail Bayram Selçuk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi / Türkiye
- Beyhakı Tarihi, neşr. Ekber Feyyaz, Tahran 1371 , s. 641 ve 660.
- Ebü'I-Ferec Tarihi, Terc. Ö. Rıza Doğrul, Ankara 1950, I, 331-332. Arap tarihçilerinden Bağdatlı İbn Hamdun'da bu bilgiyi teyit etmektedir Bkz. Tevarihü's-sinîn, Topkapı Krp (III Ahmed) nr. 2981, yp. 156a
- el-Kamil fi't-tarih, X, 36-37.
- SÜMER, Faruk; Türkiye Diyanet Vakfı, İslam Ansiklopedisi “Kutalmış” maddesi
- Meydan Larousse “Kutami” maddesi
![]() |
Anadolu Selçuklu Sultanları | ![]() |
Hanedanın atası: Kutalmış | ||
Kurucusu: | ||
Kutalmışoğlu Süleyman Şah | ||
Fetret Dönemi: Ebu'l-Kasım'ın yönetime el koyması | ||
I. Kılıç Arslan | Melikşah | I. Rükneddin Mesud | II. Kılıç Arslan | I. Gıyaseddin Keyhüsrev | II. Süleyman Şah | III. Kılıç Arslan | I. İzzeddin Keykavus | I. Alaeddin Keykubad | II. Gıyaseddin Keyhüsrev | II. İzzeddin Keykavus | IV. Kılıç Arslan | II. Alaeddin Keykubad | III. Gıyaseddin Keyhüsrev | II. Gıyaseddin Mesud | III. Alaeddin Keykubad |
Önce gelen: - |
Anadolu Selçuklularının atası 1060 –1077 |
Sonra gelen: Kutalmışoğlu Süleyman Şah |