New Immissions/Updates:
boundless - educate - edutalab - empatico - es-ebooks - es16 - fr16 - fsfiles - hesperian - solidaria - wikipediaforschools
- wikipediaforschoolses - wikipediaforschoolsfr - wikipediaforschoolspt - worldmap -

See also: Liber Liber - Libro Parlato - Liber Musica  - Manuzio -  Liber Liber ISO Files - Alphabetical Order - Multivolume ZIP Complete Archive - PDF Files - OGG Music Files -

PROJECT GUTENBERG HTML: Volume I - Volume II - Volume III - Volume IV - Volume V - Volume VI - Volume VII - Volume VIII - Volume IX

Ascolta ""Volevo solo fare un audiolibro"" su Spreaker.
CLASSICISTRANIERI HOME PAGE - YOUTUBE CHANNEL
Privacy Policy Cookie Policy Terms and Conditions
Adıge Sürgünü - Vikipedi

Adıge Sürgünü

Vikipedi, özgür ansiklopedi

Adıge Bayrağı
Adıge Bayrağı

Adıge Sürgünü, 19.yüzyılda, özellikle 1864 yılında yoğunlaşmak ve başta Adigeler (Çerkesler) olmak üzere, Kuzey Kafkasya halklarının Türkiye'ye yönelik zorunlu göçleri. Büyük Çerkes Sürgünü ya da Göçü ya da Çerkes Soykırımı gibi adlar da verilmektedir.Bu olay sonunda 1 milyonun üzerinde bir nüfus Osmanlı topraklarına yerleşmiştir.

Konu başlıkları

[değiştir] Göçlerin tarihçesi ve siyasal nedenleri:

Şeyh Şamil
Şeyh Şamil

Türkiye'ye yönelik Çerkes göçleri, küçük gruplar halinde 19.yüzyılın ilk yarısında da yapılmıştı. Örneğin 12 Haziran 1828'de Anapa'nın Rusların eline geçmesi üzerine, kentteki Adıge'lerin bir bölümü Türkiye'ye göç etmişti. Türkiye'nin Karadeniz kıyılarına yerleşen, tarım ve ticaretle geçinen 370 Adıge ailesi vardı. Ayrıca K'emguy derebeylerinden Kaplan-Girey, Şubat 1847'de 1.619 kişisi ile birlikte İstanbul'a yerleşmiş, kölelerinin bir bölümünü de satmıştı.[1]

Bu gruplar Çerkesya ile ticari,vb ilişkilerini de sürdürüyorlardı.

Göçlerin temel nedeni ise, Rus emperyalist politikasıdır. Adıge sürgününde Osmanlı, İngiliz ya da Fransız'ları da sorumlu sayan görüşler vardır. Ama asıl sorumlu olanı Rus hükümetidir. Kırım Savaşı, Rusya açısından Çerkesya'nın stratejik önemini somut bir biçimde ortaya koymuştu. Büyük Rus birlikleri, Adıgeler ile İmam Şamil kuvvetlerinden duyulan kaygılar nedeniyle, İngiliz ve Fransızlarla savaşmak üzere, Kırım'daki cepheye sürülememişti. Bu arada Çerkesya, Karadeniz yoluyla Türk ve Batı dünyasına açık olan bir kıyı ülkesiydi. Burada ilerisi için de güvenilmeyen, yıllardan beri Rusları uğraştıran inatçı, Rus egemenlik alanı içinde bağımsız bir ada oluşturan, kültürlü ve üstelik Müslüman da olan bir nüfus bulunuyordu. Fırsat bulduklarında Adıgeler, deniz yoluyla batıdan yardım alabilecek ve hızla kalkınabilecek bir toplumsal yapıya sahiptiler.[2] Adıge tarımı ve hayvancılığı da, çağına göre çok ileri durumdaydı.[3] Ortodoks Hıristiyan'ların koruyuculuğunu üstlenen yayılmacı [[Rusya], kendi politik çıkarları açısından, bütün bir Rusya'daki Müslüman nüfusu azaltmak, bazı Müslüman toplulukları da (Adıgeler, Abazalar, Nogaylar ve Kırım Tatarları,vb) tamamen yok etmek ya da iyice etkisizleştirmek istiyordu. Bunlar Rus makamlarınca görüşülen ve üzerinde durulan sorunlar idiler.[4]

Bu amaçla, yani Kuzey Kafkasya halklarının Türkiye'ye göç ettirilmesi programına ivedilik kazandırmak için, General M.T.Loris - Melikov 1860'da İstanbul'a gönderildi. Amaç, Kuzey Kafkasya Müslüman nüfusunun Türkiye'ye transferinin Rusya açısından yaşamsal bir önem taşıdığını İstanbul'daki Rus büyükelçisine kavratmak idi.[5] Bu doğrultudaki Rus diplomatik girişimleri sonucu Osmanlı hükümeti, Rusya'dan, özellikle Kuzey Kafkasya'dan gelecek bir Müslüman nüfusu kabul etmeyi ilke olarak benimsedi ve karşılıklı göç komisyonları devreye sokuldu; ilk aşamada, yani 1860-1861 yıllarında 10 bin Kabartay [6] ve buna ek bir Müslüman Oset nüfusunun Osmanlı topraklarına göç ettirilmesiyle işe başlandı. Kabartay ve Osetleri göçe zorlamak için derebeylerinin ve köylülerin topraklarına el konuyor, küçük köyler kaldırılıp daha büyük köylerde birleşmeye zorlanıyordu. Sonunda Kabartayların başlatmış oldukları bu göç olayına, daha sonraları İstambulak'o (İstanbul'a Göç; İstanbul Yolculuğu) gibi adlar verilmiştir. Kabartay ve Müslüman Oset göçlerinin başlatılmasının bir başka ve asıl nedeni de, daha batıdaki Adıge nüfusuna yönenlik etnik temizlik ve dış sürgün ya da deportasyon olayını gizleme ve olası tepkileri geçiştirme kaygısıydı. Irkçı ve yayılmacı Rus yönetimi, insanlığa karşı bir suç işlemekte olduğunun elbette bilinci içindeydi.

Daha sonra 22 bin Çeçen ve onlarla birlikte, yine bazı Müslüman Osetler de Türkiye'ye gönderildiler[7]. Bu tür yöresel, kısmi ve etnik coğrafyayı kökten yok etmeyen göçler, aralıklarla 20.yüzyıl başlarına değin sürdü. Bu tür göçlere, Dağıstan halkları, Abhazlar, Karaçaylılar, vb de katıldılar.

[değiştir] Adıge'lerin Sürgün Edilmesi:

1860 yılı başlarında, Rus egemenlik alanı içinde, ele geçirilememiş bir ada biçiminde ve çözümlenmemiş bir sorun olarak, sadece Adıge ya da Çerkes sorunu bulunuyordu. Dış kışkırtmalarla da alevlendirilen ve yüreklendirilen bir Çerkes direnişi vardı. Ruslar bir türlü Çerkesya'ya söz geçiremiyor ve boyun eğdiremiyordu. Özellikle Karadeniz kıyısı boyunca ve doğuda Byelaya (Şhaguaşe) Irmağına değin yayılmış olan demokratik Çerkes (Abadzeh, Natuhay, Şapsığ, Hak'uç, Vıbıh, Aibga, Ahçipsov, Ciget ve Pshu) toplulukları başkalarına boyun eğmeye alışık değildiler ve özgür yaşamlarını sürdürmek istiyorlardı. Yarı feodal Adıge toplulukları ise Ruslara boyun eğmiş idiler.

Rus tarafında sorunun çözümü konusunda, farklı iki görüş vardı: Çerkesleri topraklarından sürerek yok etmek; Çerkeslerin dostluğunu kazanarak sorunu, zaman içinde barışçı yollarla çözmek. Sürgün tezini, ilk kez, 1857'de, Rus Kafkasya Ordusu Kurmay Başkanı General Milyutin öne sürdü, Adıgelere boyun eğdirmek için, Adıgelerin en az bir bölümünün kuzeydeki Don Havzası yöresine sürülmesini önerdi, ama Rusya'daki diğer Müslümanların da tepkisini çekebileceği ve yeni sorunlara yol açabileceği kaygısıyla öneri sakıncalı bulundu [8]. Karşıt görüş olarak, General Filipson, Karadeniz kıyısındaki Çerkeslerin Türkiye ile ticaretlerinin serbest bırakılması halinde sorunun barışçıl yollarla da çözümlenebileceğini savundu [9]. Ama 1861'de Rusya'da demokratik reformlar çerçevesinde toprak köleliğinin (serflik) kaldırılmasıyla, büyük bir toprak isteği belirmişti. Eski toprak kölelerinin (mujik) toprak gereksinimlerini de dikkate alan Kafkasya Ordusu Komutanı General Prens Baryatinski, Milyutin'in raporunu daha köktenci bir anlayışla ele aldı ve Çerkeslerin toplu olarak Osmanlı topraklarına göderilmesini, Adıgelerden boşalacak yerlere de Rus mujiklerin ve Kazakların yerleştirilmesini Çar'a önerdi. İyi bir planlama yapılması halinde, sürülme olayının fazla bir sorun yaratmayacağı da öneride belirtiliyordu. Öneri, 1861'de bir devlet politikası olarak Rus hükümetince benimsendi.

Adıgeler Rus hükümetinin niyetini az çok kavramakta gecikmediler. Uzlaşma yolları aramaya başladılar. Bu arada, gerekirse sonuna değin direnmek amacıyla, Haziran 1861'de Abadzeh, Şapsığ ve Vıbıh bölgeleri birleşti ve Soçi (Saçe/Шъачэ) yakınlarında bir Ulusal Meclis ve bu meclise dayalı ve 15 üyeli bir Meclis Yönetimi oluşturuldu. Yeni yönetim, sığınmacılarla birlikte 1 milyonun üzerinde bir nüfusu temsil ediyordu.

Eylül 1861'de Çerkes temsilciler, Maykop yakınlarındaki Hamketi (Хьамк1эт1ый) istihkamını ziyaret eden Çar II.Aleksandr ile görüştüler ve uzlaşmak istediklerini belirttiler. Ama Çar çok katı bir tutum takındı, temsilcilere: "Ya Türkiye'ye göç edin ya da Kuban Irmağı boyunda gösterilecek yerlere yerleşin, kararınızı da bir ay içinde General Kont Yevdokimov'a bidirin" dedi. 1 milyonu aşkın bir nüfusun binlerce yıldan beri yaşadıkları kıyı bölgesinden kaldırılıp Rus askerleri ile Kazak milisleri denetimindeki sıtma yatağı bir bataklık, bir ölüm tarlası olan Kuban Irmağı boylarına yerleştirilmesi önerisi, makul bir öneri olamazdı, sadece bir "yasak savma" işi olabilirdi. Bölgeye daha yakın bir alanda yaşayan Abadzehler, Çar'ın toprak takası önerisini kabul etme eğilimi gösterdiler, ama kıyıda yaşayan Şapsığlar, özellikle direnişi hararetle savunan Vıbıhlar öneriyi ve Çar'ın diğer koşullarını (Tutsak askerlerin, sığınmacılar ile asker kaçaklarının koşulsuz teslimi,vb)kabul etmediler.

Rus tarafının, yani Çar II.Aleksandr'ın katı tutumu sonucu bir uzlaşma sağlanamadı. Rus hükümeti 1862 yılı başında, "Çerkeslerin Rusya dışına göç etmelerine izin veren" bir karar çıkardı. Ruslar 1856 Paris Antlaşması nedeniyle donanma bulunduramadıkları Karadeniz kıyısından çıkartma yapamıyorlardı. Ama Adıgeleri karadan müstahkem hatlarla çember içine alıp çemberi kıyıya doğru daraltmaya başladılar. Rusların bu iş için 300 bini bulan büyük bir askeri gücü görevlendirdileri bilinmektedir.1862'de, karların erimesiyle birlikte, Rus birlikleri harekete geçtiler. Bir yılı aşkın süren sert ve kahramanca bir direnişten sonra, Ruslar, Temmuz 1863'te Abadzehleri, Ekim ayında da Şapsığları ateşkes istemek zorunda bıraktılar. Abadzehlerin bir bölümü Kuban boylarına yerleşmeye, bir bölümü de Türkiye'ye göç etmeye başladı. Rus askeri hatlarından uzakta bulunan Vıbıhlar ise, zaman kazanmayı ve beklemeyi yeğlediler. Ateşkes antlaşmasına göre, Şapsığlara kış koşulları ve herhalde Osmanlıların da istemeleri nedeniyle, 6 Mart 1864 günü akşamına değin yerlerinde kalma süresi verildi. Adıgelere yönelik genel Rus askeri harekatı da, 6 Mart 1864 günü akşamına değin olmak üzere, geçici olarak durduruldu.

Rus askeri birlikleri, karların erimesi üzerine, yani 1864 yılı Şubat ayı sonlarında, ateşkes imzaladığı için direnmeyen Şapsığ toprakları üzerinden yürüyerek, Mart 1864'te Vıbıh bölgesine ulaştılar. Ruslar, Vıbıhlardan gelen anlaşma ya da uzlaşma isteklerini, zaman kazanma taktiği de sayarak reddettiler ve 19 Mart 1864'teki bir çarpışma sonucu Vıbıh direnişini kırdılar; Vıbıhlar 24 Mart 1864'te ateşkesi kabul ettiler. Ertesi gün, yani 25 Mart 1864'te Vıbıh bölgesinin merkezi durumundaki eski Navaginsk Kalesi de (Soçi), savaşsız Rusların eline geçti [10]. Ruslar, daha güneydeki dağlık kesimlerde yaşayan Aibga, Ahçipsov, Ciget ve Pshu yörelerini, şimdiki Gagra yöresini, Nisan ve Mayıs aylarında kontrol altına aldılar; bu küçük toplulukları da Türkiye'ye göç ettirdiler ve işgal edilen bütün Çerkes topraklarını "Kuban Ordusu Yönetimine" verdiler [11]. Sonuç olarak bazı Çerkes toplulukları tamamen silindiler: Vıbıhlar (25 bin), Cigetler, Aibga, Ahçipsov ve Pshular (hepsi 17 bin kadar)[12]. Bazıları da tükenme noktasına geldiler ya da iyice azaldılar: Abadzehler (1864'te 260 binden 1880'de 14.660'a), Natuhaylar (240 binden 175'e), Şapsığlar (300 binden 4.983'e), Hak'uçlar 75'e, yarı feodal topluluklar olan K'emguylar 80 binden 3.140'a, Bjeduğlar 60 binden 15.263'e, vb [13].

[değiştir] Çerkesya'dan Sürülenlerin Sayısı:

Rus kaynaklarına göre, 1863-64 yılları süresince 418 bin kişi Türkiye'ye "göç" etmiştir. 1858-65 yılları arasında göç edenlerin toplam sayısı da 493 bindir. Bu bağlamda 45.023 Natuhay, 27.337 Abadzeh, 165.626 Şapsığ, 74.567 Vıbıh, 11.873 Ciget, 10.500 Bjeduğ, 30 bin Abaza (Abazin), 4 bin Besleney, 15 bin K'emguy, Mahoş, Yegerukay, 30.650 Nogay, 17 bin Kabartay ve 23.193 Çeçen Türkiye'ye yerleşmiştir[14]. 1864 öncesinde tamamı 25 bin dolayında olduğu düşünülen [15] Vıbıhların sayısının 74.567 olarak verilmesi ise, Vıbıh limanlarından Türkiye'ye gönderilenlerin tümünün Vıbıh yazılmaları ile açıklanabilir. Ancak bütün bu sayılar, Ruslarca kayıt altına alınmış ve büyük bir olasılıkla düşük tutulmuş olan sayılardır.

İngiliz savaş tarihçisi W.E.D.Allen'e göre, o zamanki Türkiye topraklarına yerleştirilmiş olan Çerkeslerin (Adıge) sayısı 600 binden fazladır [16]. Amerikalı Justin McCarty, sürülen Çerkes ve diğer Kafkas topluluklarının sayısının 1.200.000 dolayında olabileceğini, bunun ancak 800 bin kadarının hayatta kalabildiğini belirtiyor. Sağ kalan nüfusun 600 bini 1856-64 arasında, 200 bini de 1864 sonrasında göç etmiştir [17]. Şu durumda Allen ve McCarty'nin 1864'te Türkiye'ye yerleşebilen nüfusa ilişkin tahminleri uyuşmaktadır. General İsmail Berkok'a göre ise, sayı 1 milyon kadardır[18]. Bütün bunlar, kuşkusuz tahmini sayılardır. Sayıyı daha az ya da daha çok olarak gösteren kaynaklar da vardır. Ancak, Adıge-Çerkes kaynakları, genellikle 1.500.000 sayısı üzerinde birleşmektedirler.

Sürgüne katılan nüfusun en az dörtte birinin yolculuk, kamp yaşamı ve yeni yerleşim yeri sırasında öldüğü kabul edilmektedir. Rusların doğrudan öldürdüğü Adıge sayısı ise 500 binden fazla olarak tahmin edilmektedir[19].

W.E.D.Allen'e göre, 1864 Çerkes sürgünü sırasında birkaç bin Abhaz da, Abhazya'dan bir "kaçış" biçiminde ayrılıp Türkiye'ye sığınmıştır[20].

Sürgün olayının bindirme limanları kuzeyden güneye Taman, Anapa, Novorossiysk, Gelencik, Tuapse, Soçi, Kosta, Adler, Gagra, Sohum, vb gibi Karadeniz limanlarıdır. Çerkesya'yı boşaltma işi 1864 yılı Haziran ayı ortalarında tamamlanmış, kuzeyde Kuban Irmağından güneyde Bzıb (Psıbe) Irmağına değin uzanan Karadeniz kıyıları ile hinterlandında tek bir Çerkes bile bırakılmamış, ülke korkulası ıssız bir cangıla dönüştürülmüş, bütün Çerkes yerleşim birimleri istisnasız ateşe verilip yakılmıştır.

Orta Kuban ve Orta Laba ırmakları solundaki bataklık ovalara yerleştirilenlerle birlikte, geride sadece 80 bin kadar bir Adıge nüfus kalmıştır[21].


[değiştir] İndirme Yerleri:

Adıge sürgünü sırasındaki Rus politikası, Çerkes nüfusu bir an önce Rusya sınırları dışına göndermek biçiminde uygulanmıştır. Karadeniz kıyısına yığılan sivil nüfus, nine ve dedelerce de doğrulandığı gibi, Rus askerlerinin süngü ve dipçik darbeleriyle de zorlanarak, bazı durumlarda oturmaya bile yer kalmayacak biçimde ve yığınlar halinde gemilere doldurulmuştur. Bu yüzden zayiat da büyük olmuştur. Osmanlı yönetimi ile koordineli olarak, Batum, Trabzon, Giresun, Ordu, Samsun, Sinop, şimdiki Akçakoca, Burgaz, Varna ve Köstence'de göçmen kampları kurulmuştur. Bu yerler açlık ve salgın hastalıklar nedeniyle, kısa sürede ölüm kamplarına dönüşmüştür. Örneğin, 1864'te Türk yönetiminde olan Batum'a 70 bin, Trabzon'a ilk posta 24.700 (19 bini öldü), ardından 63.900 Çerkes (günde 180-250 kişi ölüyordu), Samsun'a da 110 bin Çerkes (günde ortalama 200 kişi ölüyordu) çıkarılmıştır[22]. Kampların çevreleri toplu Çerkes mezarlık alanlarına dönüştü.

1863'te daha çok Natuhay ve Abadzehler ile yarı feodal topluluklar,1864'te ise Şapsığ, Hak'uç, Vıbıh ve Cigetler göç etmişlerdir. Bu arada salgın hastalıklar nedeniyle İstanbul'a göçmen sokulması yasaklanmış, sevkiyat Balkanlar'a yönlendirilmiştir.

Kuzey Anadolu limanlarına çıkarılan göçmenler şimdiki Ordu, Samsun, Tokat, Amasya, Samsun, Sinop, Yozgat, Düzce, Adapazarı, Kocaeli, vb gibi, o zamanlar boş durumda olan yerlere yerleştirilmiştir. Çerkeslere küçük ölçekli ve dağınık yerler tahsis edilmiş, belli yerlerde öbeklenmelerine, özellikle toplulaşmalarına fırsat tanınmamıştır. Çünkü "Çerkeslerin kötü ve saldırgan kişiler oldukları" biçiminde etkili bir Rus dezenformasyonu vardı. Osmanlı yönetimi de Çerkeslerin toplu bir etnik güç olmasını istemiyordu. Toplu yerleşim, sadece İç Doğu'daki Uzunyayla yöresinde (Kabartay, Hatukay, vb) küçük ölçekte gerçekleşebilmiştir. Sonuç olarak Kuzey Anadolu'ya yüzbinlerce Çerkes yerleştirilmiştir. Bunlara toprak ve hayvan verilmiş, parasal yardım da yapılmıştır.

Balkanlar'da özellikle Tuna Irmağının güney boylarında şerit gibi uzayan ve yer yer toplulaşan Adıge yerleşmeleri oluşmuştur. Köstence, Varna, Silistre, Rusçuk, Plevne, Vidin, Niş, Burgaz, Kızanlık, Eski Zağra, Filibe, vb yörelerde, şimdiki Kosova, Makedonya, Arnavutluk ve Trakya gibi yerlerde irili ufaklı Çerkes yerleşim birimleri oluşmuştur. Adıgeler çoğunca köy köy ya da öbek öbek, dağınık halde yeni yerlerine yerleştirilmişlerdir. Şapsığ ve Abadzehler, daha çok etnik Adıge köyleri oluştururken, Vıbıhlar başka etnik kökenli köylere de yerleşmişlerdir.

Kabartay, Bjeduğ, K'emguy, Besleney, Abaza ve Nogay gibi, daha önceleri Rus yönetimine girmiş olan yarı feodal toplulukların göçleri daha derli toplu olmuştur. Bunların soyluları mallarını elden çıkarıp köle ve taraftarlarını da yanlarına alıp, öncesinden belirledikleri yerlere göç etmişlerdir. Kabartay ve Abazalar, daha çok Kayseri (Pınarbaşı), Tokat, Sivas, Yozgat, Kahramanmaraş, Adana, İçel, Eskişehir,Bursa, vb illere, Bjeduğlar Çanakkale Biga'ya, sonraları Balkanlar'dan Suriye'ye, K'emguylar Kocaeli ve Düzce'ye,Mahoşlar Samsun'a,Nogaylar Adana taraflarına yerleşmişlerdir.

Çerkes yerleştirmeleri sırasında, Osmanlı yönetimi Sırp ve Bulgar nüfusu rahatsız edici (toprağı Hıristiyan köylülerden alıp Çerkeslere verme, ev yapımına yardım etme yükümlülüğü yükleme, angarya işleri, vb) davranışlarda bulunmuştur. Bu da, yönetimi aşıp Çerkeslerin aleyhine dönüşen tepkilere yol açmıştır[23]. Ayrıca Sırp ve Bulgar ayaklanmalarını bastırma işinde Çerkes milislerin de görev almış olması, tepkileri giderek düşmanlığa dönüştürmüştür.

1878 Berlin Antlaşması gereğince, Türkler ve diğer Müslüman topluluklar ayrı tutularak, sadece Balkanlar'daki Çerkes nüfusa, bütünüyle Osmanlı Devleti'nin Asya ve Afika'daki topraklarına sürülme cezası verilmiştir. Bugün Türkiye'nin Güney Marmara, Ege, Akdeniz, İç,Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki ana Çerkes nüfusu, daha çok bu Balkan muhacirlerinin torunlarından oluşmaktadır. Balkanlar'dan sürülenler, ayrıca şimdiki Suriye, Lübnan, Filistin (şimdi İsrail), Ürdün, Irak, Mısır, Kıbrıs, Tunus, vb yerlere de götürülerek yerleştirilmiştir. Balkanlar'dan sürülenlerin sayısı üzerine 200 binden başlayıp 600 bine ulaşan tahminler yürütülmektedir.

Şimdi Balkanlar'da Bulgaristan'da 4 köy (Varna, 1.300) olduğu bilinmekte, ayrıca Romanya, Kosova ve Makedonya'da da küçük Adıge kalıntıları bulunmaktadır. Türkiye Trakyası'nda Kırklareli'nin Vize ilçesinde, Tekirdağ'da ve İstanbul'un Silivri ilçesinde, vb yerlerde varlığını korumuş bazı köy ve köy kalıntıları ile perakende gruplar da vardır.

[değiştir] 1864 Sonrasındaki Göçler ve Nedenleri:

Türkiye'ye gönderilmeyen çok küçük bir Çerkes nüfusu da (Şapsığ,Hak'uç,Vıbıh,Ciget,Abadzeh,vb) Orta Laba ve Orta Kuban ırmakları soluna götürülüp yerleştirildi.Bu arada dağlara sığınmış olup saklanmaktan vazgeçenler de Kuban boyuna göç etti.Buralarda stanitsalarda (Kazak köyü) yaşayan ve çoğunlukta olan Rus Kazakları tarafından denetlenen yarı feodal Adıge topluluklarının bazı kalıntıları (Bjeduğ,K'emguy,Kuban Kabartayları,vb) barınıyorlardı.Bu nüfusa,iç sürgün yoluyla,özellikle Abadzeh ve Şapsığ nüfusu da eklendi.Bu yeni nüfusa Byelaya (Şhaguaşe) Irmağı ile Laba Irmağı arasındaki yerlere yerleşme,ama Laba'nın doğusuna (Base Ovasına) geçmeme talimatları verilmişti.Bu yerler,o zamanlar için yer yer bataklık,sivrisinek ve sıtma yatağı ölüm tarlaları halindeydi.Dönemine göre ileri bir tarım ve çalışma tekniğine sahip olan Adıgeler,en uygun gördükleri yerlerde,gözetim altında köylerini kurdular.Ama her taraftan silahlı Rus Kazaklarının sıkı denetimi altındaydılar;ayrıca Rus topları da yıllarca Adıge köylerine çevrili tutulmuşlardı.Bu yerlerdeki Adıgelerin toplam sayısı 1864'te 80 bine ulaşmıştı[24].

Adıgelerce,imece usulüyle su tahliye arkları kazılarak bataklıklar kurutuldu,bentler ve sulama kanalları oluşturularak tarlalara su götürüldü.Rusya'daki sanayileşme hareketine koşut olarak,buğday ve mısır dışında,sanayi ürünleri olarak,özellikle tütün ve şeker pancarı ekimi önem kazandı.Hayvancılık,arıcılık,avcılık ve balıkçılıkta da becerikli olan Adıgeler hızla toparlanmaya ve zenginleşmeye başladılar.Altın ve gümüş işlemesinde de,geleneksel olarak ileri ve çok usta kişiler olan Adıgelerin içinden kuyumcu,sarraf ve deri tüccarları zümresi oluştu.Zenginleşme sonucu birçok Adıge Türkiye'ye gidip gelmeye ve akrabalarını aramaya başladı.Ayrıca "Geguak'o-Vısak'o kup" (Джэгуак1о-усак1о куп) denilen şarkıcı ve oyuncu grupları da Türkiye'ye giderek,Türkiye'deki yakınlarını ve sanatçıları da Kakasya'ya davet ederek ilişkileri ve kültürel bağları canlı tutuyorlardı.Adıge nüfusu da,yaralarını sarıp hızla çoğalmaya başlamıştı.

Rus makamları durumdan kaygılanmakta gecikmediler[25].1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı, Kuzey Kafkasya halklarına ilişkin Rus kaygılarını daha da arttırdı. Abhaz, Adıge, Çeçen ve Dağıstanlılar arasında Türk yanlısı ayaklanma ve hareketlenmeler görüldü. Osmanlıların eski yayılmacı niyetleri devam etmekteydi.Kuzey Kafkasya toplulukları da Türklerin doğal müttefikleri sayılıyorlardı. Bu arada önlem alınmadığı takdirde, en tehlikelli kitle olarak görülen Adıge ve Müslüman Abhaz nüfusu 100 yıl gibi bir süre içinde milyona ulaşabilecek ve Rusya açısından 1864 öncesi duruma yenibaştan dönülmüş olacaktı.Kuzey Kafkasya'daki hızlı Müslüman nüfus artışı Rus yöneticileri düşündürüyor ve azaltma çareleri aranıyordu. Ama, sonunda, Türkiye'ye yönelik göç ettirme programının,konjonktür gereği Kuzey Kafkasya ölçeğinde geniş tutulmayarak,sadece Orta Kuban ve Orta Laba solundaki,yani şimdiki Adigey Adıgeleri ile yetinilmesi karara bağlandı.Yeni sürgünlere gerekçe olması için,sözgelişi şimdiki Karaçay-Çerkes Cumhuriyeti yerindeki Çerkesler (Adıgeler) çalışkan,üretici ve yerini benimsemiş kişiler sayılırken, şimdiki Adigey Adıgeleri "tembel, Türkiye'de akrabaları olan ve yerini benimsemeyen" kişiler olarak damgalandılar[26].

Nitekim Kasım 1889'da Orta Kuban ve Orta Laba solunda yaşayan "Adıgelere ait 230 bin desyatin (250 bin hektar) tutarındaki verimli arazilerin alınıp 24 bin Adıge'nin Türkiye'ye göç ettirilmesine,onlardan alınacak toprakların da Kazak ve emekli askerlerden oluşacak 20 bin Rus erkeğine tahsis edilmesine" ilişkin bir hükümet kararı yürürlüğe sokuldu[27]. Sonuç olarak Adıge nüfusu son derece azaltılmış oldu. Örneğin 1865'te Adıge nüfusu, şimdiki Adıgey ve Karaçay-Çerkes yörelerinde olmak üzere,Kuban oblastı nüfusunun üçte biri kadardı (107 bin). Oran 1890'larda onda birin altına düştü:1897'de Adıge ve Çerkes (Kabartay ve Besleney) toplam nüfusu 43 bin olarak belirlendi.Bu nüfusun 30 bin kadarı şimdiki Adigey ve Şapsığ bölgelerinde,kalanı da şimdiki Karaçay-Çerkes Cumhuriyeti yöresinde bulunuyordu.

Sürgüne tabi tutulan Adıgeler bugün Türkiye,Irak,Suriye,Lübnan,Ürdün,İsrail,Mısır, Kıbrıs,Libya,Tunus,Kosova,vd ülkelerde;buralardan göç etmiş olarak da AB ülkeleri (Almanya,Fransa,Hollanda,Belçika,Avusturya,Bulgaristan,vb),İsviçre,ABD (New Jersey,NewYork City,California,vb),Kanada,Avustralya ve toplam 40 kadar ülkede yaşamaktadırlar.

Dünyanın her yerinde yaşayan Adıgeler ve bu arada Kuzey Kafkasya asıllı topluluklar 21 Mayıs 1864 tarihinde Rusların Kbaada yaylasında düzenlemiş oldukları askeri tören ve dini ayini ve bu günü bir fetih günü olarak halen her bir 21 Mayıs'ta kutlamaya devam eden Rus milliyetçilerini kınayan Çerkesler de,alternatif olarak 21 Mayıs'ı Kuzey Kafkasya halklarının sürüldüğü ve Çerkeslerin soykırıma uğratıldığı bir yas günü olarak anmaktadırlar.

[değiştir] Abhaz ve Diğer Sığınmacılar:

Abhazya, İmereti Krallığı (Açıkbaş Krallığı) ile birlikte Osmanlı korumasında iken, 1810'da feodal bir prenslik olarak Ruslarca koruma altına alınıp Rusya'ya bağlanmıştı. Abhaz yazarı Hayri Ersoy'a (Siuktar) göre, Abhaz Prensliği'nin nüfusu 1858'de 94.023 idi[28]. Abhaz Prensliği de, Çerkesya'nın işgal edilmesinin ardından, 1864'te Ruslarca lağvedildi; 1861 reform programı çerçevesinde,1864'te derebeyliği ve kölelik de kaldırıldı. Bunun üzerine Abhazya'da bir ayaklanma oldu[29]. Ayaklanmanın bastırılması üzerine binlerce Abhaz Türkiye'ye sığındı[30]. 1866'daki toprak reformu sırasında da Türkiye'ye sığınmalar oldu[31]. Mayıs 1877'de Abhazya kıyılarına, şaşırtma amaçlı Osmanlı çıkartmaları yapıldı. Türkler ve destekleyicileri olan Abhazlar, Abhazya'nın kıyı bölümünü 4 aya yakın bir süre ellerinde tuttular. Toprak sahibi bir bölüm Abhaz ise, iç kesimde, eski prens ailesi (Şervaşidze) önderliğinde Rusları destekledi. Savaşı Rusların kazanması üzerine, Osmanlılarla işbirliği içindeki Abhazların ön ayak olmasıyla 30 bin[32] ile 50 bin[33] arasında değişen sayılarda bildirilen bir Müslüman Abhaz nüfusu Osmanlı Devleti'ne sığındı. Bunlar şimdiki Düzce, Sakarya, Kocaeli, İstanbul, vd illere yerleştirildiler.

Abhazya büyük ölçüde Müslüman Abhazlardan boşaldı ve Ortodoks Hıristiyan Abhazlar çoğunluk haline geldiler. 1886'da Sohum okrugunda (Abhazya), Fahrettin Çiloğlu'na göre 68.773 olan genel nüfus içinde 28.320[34], Hayri Ersoy'a göre de 58.960 Abhaz vardı[35]. Her iki yazara göre 1926'da Abhazya'daki Abhaz nüfusu 55.918 idi.

Oset sığınmacılar Kars, Erzurum, Sivas, Yozgat, vd illere; Karaçaylılar Eskişehir, Afyon, Konya, Tokat (Reşadiye), Kayseri (Pınarbaşı),vd illere; Çeçenler Sivas, Konya (Beyşehir), Kahramanmaraş (Göksun), Mardin (Kızıltepe), vd illere; Dağıstanlılar İstanbul, Yalova, Trabzon, Balıkesir, vd yerlere yerleştiler.

1877'deki Abhaz sığınmacılara ait bir mezarlık Kocaeli'nin Kandıra ilçesi [[Kefken] mevkiinde, deniz kıyısında bulunmaktadır. Her yıl 21 Mayıs günü, bir Anıt Mezarlık haline getirilen bu yerde, Abhaz ve Kafkas (Adıge, vd) sivil toplum kuruluşları öncülüğünde toplanılmakta, dua edilmekte, gece ateş yakılarak ve denize çelenkler bırakılarak geçmişin üzücü anıları yaşatılmakta, ayrıca aynı gün İstanbul'da Üsküdar Kız Kulesi önünde toplanılıp sürgünde ölenler anısına Boğaz'a çelenkler bırakılmakta, daha başka yerlerde de benzeri etkinlikler düzenlenmekte, Çerkeslerin bulunduğu birçok ülkede de 21 Mayıs bir Yas Günü olarak anılmaktadır.

Bu anmalar her yıl düzenlenen bölgesel etkinlikler olan Kafkas İlkbahar Şenlikleri'nde de sürdürülmektedir. Buralarda da günün anlamına ilişkin konuşmalar yapılmakta,müzik,dans ve tiyatral gösteriler sunulmaktadır.Ayrıca her yıl,sürgünde ölenler ve Anayurt şehitleri adına Çanakkale'nin Biga ilçesinin Hacıköy ve Kocaeli Merkez ilçesinin Uzuntarla köylerinde anma toplantıları yapılmakta,İstanbul'un tanınmış eski mevlithanlarından,derlemeci ve Adıgece mevlit makamını Türkçe makama uyarlayıp kayda geçiren Adıge asıllı Hafız Fahrettin Abatay (Gusar)'ın sesi ve daha başka hafızların,ayrıca her yıl Adigey'den gelen hafız ve konukların katılımı ile yemekli ziyafet ve törenler yapılmakta ve Adıgece Mevlid (Şapsığca) okunmaktadır. Tıklayın-Adigey,Krasnodar Kray,Şapsığ Ulusal Rayonu,Şapsığlar.

[değiştir] Kaynaklar:

  1. ^ Ali Kasumov-Hasan Kasumov,Çerkes Soykırımı,Ankara,1995,s.142-143
  2. ^ Kafkasya Kül.Der.,sayı 39-42,Ankara,1973,s.144-145
  3. ^ Kafdağı Der.,sayı 11-12,s.52-53
  4. ^ A.Kasumuv-H.Kasumov,Çerkes Soykırımı,s.285-298
  5. ^ Kuzey Kafkasya KD,sayı 87-88,s.8;İstoriya narodov Severnogo Kavkaza,Moskva,1988,s.206-207
  6. ^ Özdemir Özbay,Dünden Bugüne Kuzey Kafkasya,Ankara,1999,s.165;İstoriya narodov Severnogo Kavkaza,s.206
  7. ^ Age,s.207
  8. ^ Çerkes Soykırımı,s.238
  9. ^ Çerkes Soykırımı,s.236-237
  10. ^ Semen Esadze,Çerkesya'nın Ruslar Tarafından İşgali,Ankara,1999,s.116-118
  11. ^ Kim Şibzuh,Dönem Bize Yeni Sorumluluklar Yüklüyor,Kuzey Kafkasya KD,sayı 87-88,s.8
  12. ^ İstoriya narodov Severnogo Kavkaza,s.207;Hayri Ersoy,Dili,Edebiyatı ve Tarihi ile Çerkesler,İstanbul,1993,s.44,burada Ciget sayısı (Pshu,Ahçipsov,Aibga,vb dahil)16.923 olarak verilmektedir.
  13. ^ Şapsugiya/Шапсугия gazetesi,no.3,Сочи/Шъачэ,Октябрь,1991,s.4;A.Kasumov-H.Kasumov,Çerkes Soykırımı,s.290-291,1882 verilerine göre Kuban oblastındaki toplam Adıge nüfusu 61.231 idi,bunun içinde 16.771 Bjeduğ,15.440 Kabartay,13.961 Abadzeh,6.551 Besleney,5.127 K'emguy ve 3.331 Şapsığ sayısı verilmektedir.
  14. ^ L.İ.Lavrov, Vubıkhlar Hakkında Etnografik Bir Araştırma,Kafkasya Gerçeği Der.,sayı 8,Samsun,1992,s.47
  15. ^ İstoriya narodov Severnogo Kavkaza,s.207
  16. ^ W.E.D.Allen ve ölü Paul Muratoff,1828-1921 Türk-Kafkas Sınırındaki Harplerin Tarihi,Gnkur.Basımevi,Ankara,1966,s.104
  17. ^ Justin McCarthy,Ölüm ve Sürgün,İstanbul,1998,3.baskı,s.37-38
  18. ^ General İsmail Berkok,Tarihte Kafkasya,İstanbul,1958,s.526
  19. ^ Dr.Almir Abreg,Geçmişten Günümüze Kafkasların Trajedisi,İstanbul,2006,s.43
  20. ^ W.E.D.Allen ve ölü Paul Muratoff,age,s.120
  21. ^ Dr.Almir Abreg,age,s.45
  22. ^ Gen.İsmail Berkok,age,s.528-529
  23. ^ Jineps gazetesi,Eylül 2006 Ek-1,s.15-16
  24. ^ Geçmişten Günümüze Kafkasların Trajedisi,s.43
  25. ^ Kafkasya KD,sayı 39-42,s.79;A.Kasumov-H.Kasumov,Çerkes Soykırımı,s.293-298
  26. ^ Ali Kasumov-Hasan Kasumov,Çerkes Soykırımı,s.293-297
  27. ^ A.Kasumov-H.Kasumov,Çerkes Soykırırmı,s.294-98
  28. ^ Hayri Ersoy,Dili,Edebiyatı ve Tarihi ile Çerkesler,İstanbul,1993,s.44
  29. ^ W.E.D.Allen ve ölü Paul Muratoff,age,s.120
  30. ^ Fahrettin Çiloğlu,Rusya Federasyonu'nda ve Transkafkasya'da Etnik Çatışmalar,İstanbul,1998,s.204
  31. ^ Hayri Ersoy,age,s.55
  32. ^ Hayri Ersoy-Aysun Kamacı,Çerkes Tarihi,İstanbul,1992,s.80
  33. ^ Hayri Ersoy,Dili,Edebiyatı ve Tarihi ile Çerkesler,s.56
  34. ^ Fahrettin Çiloğlu,age,s.204
  35. ^ Hayri Ersoy,Dili,Edebiyatı ve Tarihi ile Çerkesler,s.46

Static Wikipedia (no images)

aa - ab - af - ak - als - am - an - ang - ar - arc - as - ast - av - ay - az - ba - bar - bat_smg - bcl - be - be_x_old - bg - bh - bi - bm - bn - bo - bpy - br - bs - bug - bxr - ca - cbk_zam - cdo - ce - ceb - ch - cho - chr - chy - co - cr - crh - cs - csb - cu - cv - cy - da - de - diq - dsb - dv - dz - ee - el - eml - en - eo - es - et - eu - ext - fa - ff - fi - fiu_vro - fj - fo - fr - frp - fur - fy - ga - gan - gd - gl - glk - gn - got - gu - gv - ha - hak - haw - he - hi - hif - ho - hr - hsb - ht - hu - hy - hz - ia - id - ie - ig - ii - ik - ilo - io - is - it - iu - ja - jbo - jv - ka - kaa - kab - kg - ki - kj - kk - kl - km - kn - ko - kr - ks - ksh - ku - kv - kw - ky - la - lad - lb - lbe - lg - li - lij - lmo - ln - lo - lt - lv - map_bms - mdf - mg - mh - mi - mk - ml - mn - mo - mr - mt - mus - my - myv - mzn - na - nah - nap - nds - nds_nl - ne - new - ng - nl - nn - no - nov - nrm - nv - ny - oc - om - or - os - pa - pag - pam - pap - pdc - pi - pih - pl - pms - ps - pt - qu - quality - rm - rmy - rn - ro - roa_rup - roa_tara - ru - rw - sa - sah - sc - scn - sco - sd - se - sg - sh - si - simple - sk - sl - sm - sn - so - sr - srn - ss - st - stq - su - sv - sw - szl - ta - te - tet - tg - th - ti - tk - tl - tlh - tn - to - tpi - tr - ts - tt - tum - tw - ty - udm - ug - uk - ur - uz - ve - vec - vi - vls - vo - wa - war - wo - wuu - xal - xh - yi - yo - za - zea - zh - zh_classical - zh_min_nan - zh_yue - zu -

Static Wikipedia 2007 (no images)

aa - ab - af - ak - als - am - an - ang - ar - arc - as - ast - av - ay - az - ba - bar - bat_smg - bcl - be - be_x_old - bg - bh - bi - bm - bn - bo - bpy - br - bs - bug - bxr - ca - cbk_zam - cdo - ce - ceb - ch - cho - chr - chy - co - cr - crh - cs - csb - cu - cv - cy - da - de - diq - dsb - dv - dz - ee - el - eml - en - eo - es - et - eu - ext - fa - ff - fi - fiu_vro - fj - fo - fr - frp - fur - fy - ga - gan - gd - gl - glk - gn - got - gu - gv - ha - hak - haw - he - hi - hif - ho - hr - hsb - ht - hu - hy - hz - ia - id - ie - ig - ii - ik - ilo - io - is - it - iu - ja - jbo - jv - ka - kaa - kab - kg - ki - kj - kk - kl - km - kn - ko - kr - ks - ksh - ku - kv - kw - ky - la - lad - lb - lbe - lg - li - lij - lmo - ln - lo - lt - lv - map_bms - mdf - mg - mh - mi - mk - ml - mn - mo - mr - mt - mus - my - myv - mzn - na - nah - nap - nds - nds_nl - ne - new - ng - nl - nn - no - nov - nrm - nv - ny - oc - om - or - os - pa - pag - pam - pap - pdc - pi - pih - pl - pms - ps - pt - qu - quality - rm - rmy - rn - ro - roa_rup - roa_tara - ru - rw - sa - sah - sc - scn - sco - sd - se - sg - sh - si - simple - sk - sl - sm - sn - so - sr - srn - ss - st - stq - su - sv - sw - szl - ta - te - tet - tg - th - ti - tk - tl - tlh - tn - to - tpi - tr - ts - tt - tum - tw - ty - udm - ug - uk - ur - uz - ve - vec - vi - vls - vo - wa - war - wo - wuu - xal - xh - yi - yo - za - zea - zh - zh_classical - zh_min_nan - zh_yue - zu -

Static Wikipedia 2006 (no images)

aa - ab - af - ak - als - am - an - ang - ar - arc - as - ast - av - ay - az - ba - bar - bat_smg - bcl - be - be_x_old - bg - bh - bi - bm - bn - bo - bpy - br - bs - bug - bxr - ca - cbk_zam - cdo - ce - ceb - ch - cho - chr - chy - co - cr - crh - cs - csb - cu - cv - cy - da - de - diq - dsb - dv - dz - ee - el - eml - eo - es - et - eu - ext - fa - ff - fi - fiu_vro - fj - fo - fr - frp - fur - fy - ga - gan - gd - gl - glk - gn - got - gu - gv - ha - hak - haw - he - hi - hif - ho - hr - hsb - ht - hu - hy - hz - ia - id - ie - ig - ii - ik - ilo - io - is - it - iu - ja - jbo - jv - ka - kaa - kab - kg - ki - kj - kk - kl - km - kn - ko - kr - ks - ksh - ku - kv - kw - ky - la - lad - lb - lbe - lg - li - lij - lmo - ln - lo - lt - lv - map_bms - mdf - mg - mh - mi - mk - ml - mn - mo - mr - mt - mus - my - myv - mzn - na - nah - nap - nds - nds_nl - ne - new - ng - nl - nn - no - nov - nrm - nv - ny - oc - om - or - os - pa - pag - pam - pap - pdc - pi - pih - pl - pms - ps - pt - qu - quality - rm - rmy - rn - ro - roa_rup - roa_tara - ru - rw - sa - sah - sc - scn - sco - sd - se - sg - sh - si - simple - sk - sl - sm - sn - so - sr - srn - ss - st - stq - su - sv - sw - szl - ta - te - tet - tg - th - ti - tk - tl - tlh - tn - to - tpi - tr - ts - tt - tum - tw - ty - udm - ug - uk - ur - uz - ve - vec - vi - vls - vo - wa - war - wo - wuu - xal - xh - yi - yo - za - zea - zh - zh_classical - zh_min_nan - zh_yue - zu

Static Wikipedia February 2008 (no images)

aa - ab - af - ak - als - am - an - ang - ar - arc - as - ast - av - ay - az - ba - bar - bat_smg - bcl - be - be_x_old - bg - bh - bi - bm - bn - bo - bpy - br - bs - bug - bxr - ca - cbk_zam - cdo - ce - ceb - ch - cho - chr - chy - co - cr - crh - cs - csb - cu - cv - cy - da - de - diq - dsb - dv - dz - ee - el - eml - en - eo - es - et - eu - ext - fa - ff - fi - fiu_vro - fj - fo - fr - frp - fur - fy - ga - gan - gd - gl - glk - gn - got - gu - gv - ha - hak - haw - he - hi - hif - ho - hr - hsb - ht - hu - hy - hz - ia - id - ie - ig - ii - ik - ilo - io - is - it - iu - ja - jbo - jv - ka - kaa - kab - kg - ki - kj - kk - kl - km - kn - ko - kr - ks - ksh - ku - kv - kw - ky - la - lad - lb - lbe - lg - li - lij - lmo - ln - lo - lt - lv - map_bms - mdf - mg - mh - mi - mk - ml - mn - mo - mr - mt - mus - my - myv - mzn - na - nah - nap - nds - nds_nl - ne - new - ng - nl - nn - no - nov - nrm - nv - ny - oc - om - or - os - pa - pag - pam - pap - pdc - pi - pih - pl - pms - ps - pt - qu - quality - rm - rmy - rn - ro - roa_rup - roa_tara - ru - rw - sa - sah - sc - scn - sco - sd - se - sg - sh - si - simple - sk - sl - sm - sn - so - sr - srn - ss - st - stq - su - sv - sw - szl - ta - te - tet - tg - th - ti - tk - tl - tlh - tn - to - tpi - tr - ts - tt - tum - tw - ty - udm - ug - uk - ur - uz - ve - vec - vi - vls - vo - wa - war - wo - wuu - xal - xh - yi - yo - za - zea - zh - zh_classical - zh_min_nan - zh_yue - zu